16 Kasım 2010 Salı

İŞ KAZALARI | İŞ KAZALARI DURUMU

İŞ KAZALARI
İŞ KAZALARININ TANIMI

Günümüzde giderek hızlanan teknolojik gelişmeler, iş kazalarına yol açabilmektedir. Teknolojik gelişmelerin paralelinde ortaya çıkan bu tablonun kaynağında, gerekli önlemlerin alınmayışının ve de alınmış önlemlere uyulmayışının bir sonucu olarak görülmektedir. Uluslararası Çalışma Teşkilatı; “iş kazasını belirli bir zarar ya da yaralanmaya neden olan, beklenmeyen, önceden planlanmayan bir olay şeklinde tanımlamıştır.” Bununla beraber iş kazalarının tanımı ülkeden ülkeye farklılık göstermektedir. İş kazası Danimarka’da “çalışırken veya çalışmanın gerektirdiği koşulların sonucu meydana gelen kaza”; İngiltere’de “ gerekli çalışma güvencesi alınmış işyerlerinde veya işyeri ile ilgili yerlerde kişinin zarara uğramasına neden olan kaza”; Almanya’da “belirli bir iş kiralama veya çıraklık sözleşmesine ya da herhangi bir hizmet kiralanmasına dair sözleşmeye dayanılarak, işyerinde veya işyerine bağlantılı bir yerde çalışanların karşılaştıkları kazalar”; Fransa’da ise “çalışma ile ilgili olarak meydana gelen ve aşırı zarar veren kaza” şeklinde tanımlanmıştır.


Ülkemizde ise iş kazasının tanımını teknik ve yasal tanım olarak 2’ye ayırabiliriz. Teknik tanıma göre: “Her tür iş ve endüstride istihdam sonucu doğan, bireysel yaralanma veya maddi hasara veya üretim akışında aksamaya yol açan ve bireysel yaralanma yaratabilecek istenmeyen olaylara iş kazası denir.” Bu tanıma göre iş kazalarında bireysel tehlike ve/veya maddi zarar unsurlarının bulunması gerekir. Her kaza yaralanma ile sonuçlanmamaktadır. Bireysel bir hasar olmasa da üretim veya işin akışını engelleyebilecek ve maddi hasara yol açan bir olay iş kazası olacaktır.
506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 11. Maddesi, iş kazalarını tanımlamıştır.
“İş kazası, aşağıdaki hal ve durumlardan birinde meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya daha sonradan bedence veya ruhça arızaya uğratan olaydır.”

a) Sigortalının iş yerinde bulunduğu sırada,

b) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısıyla,

c) Sigortalının işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi yüzünden asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,

d) Emzikli kadın sigortalının çocuğun süt vermek için ayrılan zamanlarda,

e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülüp getirilmeleri sırasında.

Beş madde ile hangi tür olayların iş kazası sayılıp sayılamayacağı kesin olarak belirtilmiştir. Yine bir olayın iş kazası olarak kabul edilmesi için salt bedensel bir hasar gerekmemekte, ruhsal hasarlar da iş kazası olarak kabul edilmektedir. Burada yasal tanım ile teknik tanım arasındaki fark görülmektedir. İş kazasının teknik tanımında olayın iş kazası olarak kabul edilmesi içim bireysel yaralanmanın olması gerekmezken, yasal tanımda bireyin bedensel veya ruhsal bir hasara uğraması gerekmektedir.

Yasanın (a) maddesi oldukça geniş kapsamlıdır. İşyerinde bulunma koşulunda, iş saatleri içinde bulunup bulunulmaması ve meydana gelen olayın işin gereği yapılırken olup olmadığı ayırt edilmemiştir. Yani işyerinde meydana gelen ve işçiyi hasara uğratan her olay iş kazasıdır. Örneğin,iş saatleri dışında işyerinde kalarak top oynayan bir işçinin ayağının kırılması veya yine iş yerinde aralarında kavga eden işçilerin yaralanmaları kayıtlara iş kazası olarak geçecektir. Benzer tür olaylarda oluşan ihtilafların iş kazası sayılacağı, maddenin açık ve kesin olması yüzünden Yargıtay’ca da onanmaktadır.

İŞ KAZALARININ NEDENLERİ

İş kazalarının birçok farklı unsuru vardır. Bir olayın kaza olarak nitelendirilmesi için; ani olması, arzu edilmeden meydana gelmesi, sonunda maddi veya manevi bir kayba veya üzüntüye neden olması gerekir. İş kazası meydana gelmesi için de bu unsurlara ek olarak işle ilgili olması, işyerinde olması, kişiyi olaydan sonra bedence veya ruhsal olarak etkilemesi gerekmektedir.

İnsan, bazı kavramsal yaklaşımlarda kazalara sebep olan en önemli faktördür. Mühendislik yaklaşımı ise insan davranışı ne olursa olsun, yeterli tasarım ve güvenli makinelerle kaza oluşmayacağını belirtmektedir. Ancak kazaların nedenlerini sadece insana veya sadece kötü çevreye bağlamak eksik olacaktır. Örneğin çevreyi teknik olarak tam anlamı ile güvenli duruma getirsek bile, insan faktörünü göz önüne almadığımız sürece kaza oluşacaktır. Veya insana yönelik çalışmalara ağırlık verip, çevreyi dikkate almazsak kazalar yine oluşur. Dolayısıyla işletmeler kazalara neden olabilecek tehlikelerin araştırılması evresinde, sadece bir kurama bağlı kalmadan, tehlike yaratabilecek unsurları incelemeli ve bunların özelliklerine göre gereken önlemleri almaya çalışmalıdır.Yapılan araştırmalar da iş kazalarının insanlardan, çevreden ve teknik nedenlerden kaynaklandıklarını göstermektedir.

İNSANİ FAKTÖRLER
Kaza nedenlerinin yaklaşık %80’i kişisel faktörlerden kaynaklanır. İnsani faktörleri şu şekilde sıralayabiliriz:
Kişisel nedenler:
Kişisel özelliklerin risk almaya eğilimli olma ve beklenmeyen tutumlar içerisine girme gibi belirli bazı davranış eğilimlerine neden olduğu belirtilmektedir. Bu davranış eğilimleri güvensiz davranışlarla sonuçlanabilir. Örneğin, dikkatsizlik ve prosedürleri takip etmede başarısız olma gibi. Bu tür davranışlar da kişilerin kaza yapma olasılığını arttırır.Ayrıca diğer kişilik faktörleri de kaza yapma olasılığını arttırmaktadır. Örneğin:
-Yaş, cinsiyet, eğitim, deneyim
-Duygusal durum
-Zihni doluluk
-Kazalara açık durum : görme ve duyma kusuru, anksiyete, depresyon, üzüntü, deneyimsizlik, hipertansiyon
-Bazı nöropsikiyatrik hastalıklar: epilepsi, davranış bozukluğu, zihni yetersizlik, fobiler
- Bazı uyuşturuculara bağımlılık: alkol, uyuşturucu ilaçlar, sakinleştirici veya ağrı kesiciler
- Kaza yapma olasılığı yüksek olma,(sakarlık gibi)
-Yeteneklerin geçici olarak zarar görmesi, örneğin, yorgunluk, uykusuzluk, alkol, tütün, sakinleştirici analjezikler ilaçların kullanılması ile reaksiyon yeteneğinin zayıflaması, tepki hızının uzaması gibi
- Yeteneklerin kronik beden hastalıkları nedeniyle sürekli zarar görmesi; ileri derecede görme, işitme yetersizlikleri, renk körlüğü ,nöromotor sistem lezyonları v. s. gibi.
Fizyolojik nedenler:
-Fizik yorgunluk-kas yorgunluğu
-Fizyolojik yorgunluk-uyku düzeninin bozulması
-Fizik hastalıklar-parapleji, hemipleji, körlük gibi
-Sağlak veya salaklık- beyin yarım kürelerinin fonksiyonunda aksamalar
-Sağ ve sol elini kullanamama gibi.
Psikolojik Nedenler:
-Duyusal denge
-Reaksiyon zamanı
-Zeka düzeyi
-Özel yetenekler
-Psikolojik yorgunluk
-Algı hızı
Algı,dikkat,bellek bozuklukları,karar verme yeteneksizliği gibi.
İnsana ait diğer nedenler
-İş tatminsizliği
-Zihinsel yorgunluk
-Güvensizlik
-Uyumsuzluk
-Monotomi
-İşi yapmada usta olamamak
-Psikomotor koordinasyon yeteneği
-Hatalı yargı-ön yargı
-Aşırı sevinç, keder, gerginlik, sıkıntı gibi duygular içinde olmak sayılabilir.

ÇEVRESEL VE TEKNİK FAKTÖRLER
Bu faktörler kaza nedenlerinin 20’sini oluşturur. Bu faktörleri de şöyle sıralayabiliriz:
-Makinelerin periyodik bakımlarının yapılmaması, kapasitelerinin zorlanması
-Aletlerdeki aksaklıklar, malzeme ve iş yerindeki hatalar
-Kişisel korunma araçlarının kullanılmaması
-Makinelerin hatalı yerleşimi
-Fizik faktörler: gürültü, ısı ışık, radyasyon vb.
-Biyolojik faktörler: mikroorganizmalar
-Kimyasal faktörler: tahriş edici ve boğucu gazlar, anestezik ve narkotik maddeler, sistemik zehirlenmeler.
-İşçi işveren ilişkileri, ücret sistemleri
-Vardiya sistemleri
-Çalışma saatleri
-Diğer faktörler ise; aşırı iş yükü, eğitim yetersizliği, yanlış depolama, ergonomik olmayan koşullar, güvenli olmayan yükleme ve boşaltma, elektrik kaçağı gibi sayılabilir.

MESLEK HASTALIKLARI
MESLEK HASTALIKLARININ TANIMI

Meslek hastalıkları çalışma hayatında işin yürütüm koşulları yüzünden oluşan hastalıklardır. Meslek hastalıkları sanayileşme ile önem kazanmış, sanayideki gelişmelere paralel olarak yeni teknolojik olanakların ve maddelerin kullanılması ile yeni hastalıklar ortaya çıkmaya başlamıştır. Bunlar meslek hastalığı olarak tanımlanabilir. Meslek hastalığının da temel şartı işçinin sürekli olarak bir işte çalışması nedeniyle sağlığının bozulmasıdır. Örneğin radyoaktif maddelerle çalışan bir işçinin koruyucu donanımının bozulması ya da yırtılması nedeniyle aşırı radyasyona maruz kalarak ölmesi bir iş kazası,ancak aynı işte sürekli olarak çalışan başka bir işçinin gelecekte kanser olması bir meslek hastalığıdır.

Meslek hastalıkları da işçinin sağlığını bozduğundan ve tazminat talebi doğuracağından iş kazaları gibi yasalarla tanımlanmıştır. 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu meslek hastalıklarını şöyle tanımlar:
“Meslek hastalığı, sigortalının çalıştırdığı işin niteliğine göre tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleridir. Bu kanuna göre tespit edilmiş olan hastalıklar listesi dışında herhangi bir hastalığın meslek hastalığı sayılıp sayılmaması üzerinde çıkabilecek uyuşmazlıklar, Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.”
Meslek hastalıkları, Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü’nde gösterilmiş ve beş grupta toplanmıştır. Bu listede hastalıkların belirtileri, hangi işlerde görüldükleri ve sigortalı bir işten ayrılmış olanların hastalandıklarında, hastalıklarının mesleksel olduğunun sigorta tarafından kabulü için en çok ne kadar zaman geçmesi gerektiği(Yükümlülük süresi) gösterilmiştir.
Listedeki meslek hastalıkları şu gruplarda toplanmıştır:
1- Kimyasal maddelerden olanlar
2- Mesleki deri hastalıkları
3- Promokonyozlar ve diğer meslek solunum sistemi hastalıkları
4- Mesleki bulaşıcı hastalıklar
5- Fiziki etkenlerle olan meslek hastalıkları
Araştırmalar derinleştikçe yeni buluşlarla, yeni hastalıklar tespit edilmekte, fakat ne yazık ki bu hastalıkların ülkemizdeki tüzüklere geçirilmesinde geç kalınmaktadır.
ABD çalışma örgütü, yedi tane meslek hastalığı sınıflandırması yapmıştır. Bunlar:
- Deri yaralanmaları ve tahribatı
- Tozdan kaynaklanan akciğer hastalıkları
- Zehirli maddelere bağımlılığın oluşması
- Toksit maddelerin etkisiyle zehirlenme
- Toksit maddeler dışında fiziksel maddelerden kaynaklanan hastalıklar
- Travmaya bağlı hastalıklar
- Diğer meslek hastalıklarıdır.

MESLEK HASTALIKLARININ NEDENLERİ

Çalışanların, işyerlerinde sağlıklarını tehdit eden, hastalıklara ve rahatsızlıklara yol açabilecek kaynaklar oldukça çok ve çeşitlidir. Bunlardan meslek hastalıklarının nedenlerini kısaca fiziki nedenler ve kimyasal nedenler olmak üzere ikiye ayırabiliriz. Aydınlatma, hava koşulları, gürültü, ergonomi ve çalışma şartları fiziki nedenler olarak adlandırılmaktadır. Kimyasal nedenler ise kurşun, civa, arsenik, benzin, azot bileşikleri, analin, ve nitro amin türevleri, halojenli hidrokarbonlar, karbon sülfür gibi çalışanları olumsuz etkileyen, sağlığa zararlı maddelerdir.

Meslek hastalığına neden olabilecek kaynaklar geniş olarak da 6 grupta toplanabilir. Bunlar:
1- Madensel cisimlerden oluşanlar
2- Organik cisimlerden oluşanlar
3- Fizik ve mekanik etkilerden oluşanlar
4- Tozlardan oluşanlar
5- Bakterilerden oluşanlar
6- Örgütün psikososyal ortamı
Bu sınıflamada en son madde dikkat çekmektedir. İş ortamının psikososyal koşulları da işçide stres ve strese bağlı rahatsızlıklar yaratmaktadır. Günümüzde, stresin meslek hastalıkları üzerinde önemli etkisi olduğu kabul edilmektedir.

Meslek hastalıklarının nedeni insan davranışından bağımsızdır. Gereken önlemlerin alınmadığı zamanlarda meslek hastalıklarıyla her işçi karşılaşabilir. Bunda işçinin davranışının, o işte ve işyerinde çalışmaktan başka, herhangi bir rolü yoktur.

www.gencbilim.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder